Startup'lar Neden Teknoparkları Tercih Etmeli

Girişimcilik dünyasında başarılı bir başlangıç yapmanın yolu, doğru kaynaklara ve destekleyici bir ekosisteme erişmekten geçer. Özellikle teknoloji odaklı startup’lar için bu desteklerin en yoğun şekilde sunulduğu alanlardan biri de teknoparklardır. Üniversitelerle iş birliği içinde çalışan, devlet destekli teşvikler sunan ve inovasyona dayalı bir kültür oluşturan teknoparklar, girişimlerin hem finansal hem de yapısal olarak güçlenmesini sağlar. Sağlanan vergi avantajları, mentorluk programları, yatırımcı bağlantıları ve Ar-Ge odaklı altyapı olanakları sayesinde startup’lar, kısa sürede büyüme potansiyellerini artırabilir. Peki, bir girişimci olarak sizi teknoparka yönlendirecek asıl nedenler neler? Merak ediyor musunuz? O zaman içerğimize detaylı şekilde göz atabilirsiniz. Hepinize keyifli okumalar ve iyi günleri dileriz.

Startup’lar İçin Teknoparkın Önemi

Startup’lar için teknoparklar, sadece fiziki bir çalışma alanı değil, aynı zamanda sürdürülebilir büyümenin temelini oluşturan bir ekosistem sunar. Bu ekosistemde, genç girişimlerin fikirden ürüne geçiş süreçlerini hızlandırırken; mentorluk, yatırımcı erişimi, üniversite iş birlikleri ve devlet destekleri gibi birçok avantajı da aynı çatı altında toplar. Bu noktada Teknoparklarda faaliyet gösteren startup’lar, gelir ve kurumlar vergisi muafiyeti, SGK destekleri ve KDV istisnası gibi finansal teşviklerden yararlanarak maliyetlerini önemli ölçüde azaltabilir. Ayrıca, sanayi ve akademiyle iç içe çalışma imkânı sayesinde teknoloji odaklı iş modellerini daha sağlıklı şekilde geliştirme fırsatı bulurlar. Bu ortamda, girişimler yalnızca büyümekle kalmaz; ulusal ve uluslararası düzeyde rekabet gücü kazanarak kalıcı başarıya ulaşma şansını da artırır.

Teknoparkların Startup’lara Sağladığı Avantajlar

Finansal kaynak, operasyonel süreç, teknik altyapı ve mentorluk dışında bazı avantajlar da startup’lara sağlanır. Bahsi geçen bu avantajları detaylı şekilde ele almak gerekirse şu şekildedir;

Vergi ve Mali Teşvikler

Startup’lar birçok açıdan Teknopark avantajlarına sahiptir. Bunların başında vergi ve mali teşvikler yer almaktadır. Startup’ların büyüme odaklı yatırım yapması ve Ar-Ge çalışmalarına ağırlık vermesi için vergi ve mali teşvikler sağlanmaktadır. Bunlar;

1. Gelir vergisi muafiyeti
2. Kurumlar vergisi muafiyeti
3. Ar-Ge personeline gelir vergisi muafiyeti
4. KDV istisnası (Teknoloji ve yazılım tabanlı ürün satışlarında uygulanmaktadır.)
5. SGK işveren payı desteği

Düşük Maliyetli Ofis ve Altyapı İmkânları

Startup’lar bir fikir için kurulduklarından ortaya koydukları sermaye sınırlıdır. Altyapı masrafı, yüksek kira gideri ve ofis donanım faaliyetleri için gerekenler mali açıdan yük oluşturabilir. O nedenle düşük maliyetli ofis ve altyapı imkanlarını yüksek standartlarda sunarlar.

Düşük Maliyetli Ofis Ve Altyapı İmkanları;

• Hazır Altyapı Hizmetleri

1. Startup’lara yönelik hazır altyapı hizmetleri imkanı bulunur.
2. Toplantı ve sunum odası
3. Isıtma ve soğutma sistemleri
4. Yedeklenen elektrik sistemi
5. Yüksek hızlı internet imkanı
6. Ortak donanım, faks ve sekreterlik hizmeti
7. Yeme, içme ve dinlenme mekanları

• Uygun Fiyatlı Ofis Alanları

Teknoparkta maliyeti düşürmek için uygun fiyatlı ofis kiralamak mümkündür. Hatta bazılarında kira desteği yanı sıra ücretsiz kuluçka alanları olarak adlandırılan yerler de sağlanır. Üstelik ödeme planında esneklik imkanı da vardır. Bu da ürün geliştirmeye doğrudan odaklanmaya yardımcı olur.

• Güvenlik ve Teknik Destek

Verilerin güvenliğinin sağlanması ve kesinti olmadan işin sürdürülebilmesi için güvenlik ile teknik destek gereklidir. Bunu sağlamak için;

1. Startup’lara yönelik hazır altyapı hizmetleri imkanı bulunur.
2. Bilgi teknolojileri destek ekipleri verilir.
3. Kamera sistemleri ve kartlı geçiş imkanı
4. 7 gün 24 saat güvenlik hizmeti

• Ortak Kullanım Alanları ve İş birliği Avantajı

Teknoparkta diğer firmalarla etkileşim kurup bilgi ağını güçlendirebilir. Ortak çalışma alanları yani co-working alanları, yeni iş birliklerinin oluşmasını sağlar.

Ar-Ge, İnovasyon ve Ürün Geliştirme Destekleri

Startup’lar fikir aşamasında kurularak zamanla ürüne geçiş yapan girişim şirketleridir. Dolayısıyla da sürekli test ve laboratuvar ihtiyacı ortaya çıkmaktadır. Bu bağlamda Ar-Ge, ürün geliştirme ve inovasyon destekleri sayesinde fikirler fiziki olarak karşılık bulacaktır. Bunlar;

1. Ar-Ge projelerinin devam etmesi ve belgelendirilmesi sürecinde destek sağlanması
2. Akademik verilere ve öğrenci işgücüne erişim noktasında kolaylık
3. Laboratuvar, test altyapısı ve prototipleme merkezlerine erişim kolaylığı

Üniversite-Sanayi İş Birliği

Üniversite ve Sanayi inş birlikleri, ürü geliştirme ve inovasyon açısından oldukça verimlidir. Startup’lar aracılığıyla ürünün ticarileştirme sürecine geçmesi mümkündür. Ürünler etkili, doğru ve hızlı olarak ticarileşme sürecine girecektir. O nedenle üniversite-sanayi iş birliği kapsamında;

• Akademik Bilgi Ve Ar-Ge Desteğine Erişim

Startup’ların akademik personel ile ortak proje yürütme ve danışmanlık alma imkanı vardır. Bu nedenle lisansüstü öğrencilerin yer aldığı projelerde nitelikli iş gücüne erişim mümkündür. Aynı zamanda fikirlerin doğru ve gerçek bilgiye dönüşümleri de kolaylaşır.

• Ortak Projeler Aracılığıyla Kamu Desteklerine Erişim

Üniversitelere KOSGEB ve TÜBİTAK gibi kurumların projelerinde avantaj sağlanır. İş birliği ve öğretim üyesi desteği ile başarılı projeler geliştirilebilir. Bu sayede fon bulma imkanı da artar.

• Laboratuvar Ve Teknik Altyapı Kullanımı

Üniversitelerdeki laboratuvar ve teknik altyapı hizmetlerini startup’lar kullanabilir. Prototip ve ürün testleri için yüksek miktarda ödeme yapılmasına gerek duyulmaz. Böylelikle kısa zamanda ürün testleri yapılarak Ar-Ge süreci hızlandırılır, maliyet düşürülür.

• Bilgi Transferi İle İnovasyon Kültürünün İç İçe Olması

Teknoloji odaklı kurulan Startup’lar yeni trendlere açık olup teknolojiyi takip eder. Sürdürülebilir forma dönüşmesi ve çağı yakalaması için Teknoparkta faaliyet göstermesi avantaj sağlar.

• Öğrencilerle Staj Yapılması Ve İstihdam İmkanı Sunulması

Startup’lar stajyer, yarı zamanlı çalışan ve girişimci bulmak için üniversitelerden yardım alır. Düşük maliyetle kaliteli personel istihdam etmek için son derece önemlidir.

Yatırım ve İş Geliştirme Fırsatları

Teknoparklardaki startup’lar birçok açıdan avantajlıdır. Özellikle de yatırımcı bulma ve iş ağına erişim için çeşitli etkinliklere katılmak gerekir. Birleştirilmiş yatırım araçları olan risk sermayesi (VC) ve kurumsal firmalarla bir araya gelebilir. Aynı zamanda startup’un göz önünde olmasını sağlayan ve yatırım alma şansını destekleyen etkinliklerde bulunması mümkündür ve yatırımcı buluşmaları, Pitch yarışmaları ve Demo day etkinlikleri yatırım ve iş geliştirme fırsatları açısından önemlidir.

Networking ve Ekosistem Avantajları

İş birlikleri, fon kaynakları ve ortak girişimci desteği networking bakımından önem arz eder. Dinamik girişimcilik ortamı sağlamak için Teknoparklar son derece işlevseldir. Bu kapsam doğrultusunda teknoparkların networking Ve ekosistem avantajları şu şekildedir;

• Girişimciler arası iş birliği fırsatı sunma  

Girişimcilerin farklı alanlarda birbirini tamamlayarak ortak proje geliştirmesi mümkün olduğundan, girişimciler aynı sorunu yaşarken bilgi paylaşımı yaparak gelişebilirler.

• Kurumsal firmalarla temasta olabilme

Kurumsal firmalarla doğrudan iletişim kurabildikleri için iş birliği yapabilir, yeni veya var olan projeleri geliştirebilirler.

• Yatırımcılara ve hızlandırıcı programlara erişim imkanı

Yatırımcılarla sürekli bir arada ve temas halinde bulunmak girişimcilerin büyümesine olanak tanır. Bu durumda şirketin değerine artı bir değer kazandırır.

• Girişimcilerin bir arada faaliyet göstermesine imkan sunma 

Aynı ortamda bulunmak, yeni fikirler edinmek ve ortaklıklar kurmak için faydalı ortamlardır. Bu sayede daha inovatif fikirler ortaya çıkabilir.

Küresel Pazara Açılma İmkanı

Ölçeklenebilir iş modeli olması küresel pazarda da büyümeye elverişli konumda yer almasını sağlar. Özellikle uluslararası programlara erişim imkanının yanı sıra uluslararası yarışmalara, startup fuarlarına ve yurt dışı hızlandırma programlarına katılım sağlamaları kolaydır. Bu kapsam doğrultusunda

1. Avrupa Birliği, EUREKA, COST vb. gibi global Ar-Ge ağlarına katılım sağlanabilecektir. Global yatırımcılarla tanışma ve işbirlikleri kurmak için de elverişli ortamlardır.
2. Yurt dışı iş olanakları ve ağlar startup’lar açısından önemlidir. Distribütör bulabilecekleri gibi ortak girişim de kurabilirler. Yurt dışında ofis açma fırsatı yakalayıp ticaret ofisi açabilirler.
3. İhracat ve e-ihracat desteği için danışmanlıkların yanı sıra eğitim de alabilirler. İhracat işlemlerinde bürokrasiye takılmadan daha hızlı entegre olabilirler.
4. Uluslararası prestij kazanma ve tanınma olanakları da vardır. Global pazarda güvenilir iş ortaklığı kurabilirler. Referans olarak Teknopark etiketini kullanabilirler.
5. Uluslararası yatırımcılarla bağlantı kurma, dövizle yatırım alma imkanları vardır. Yabancı fonlarla kontak kurabilmek için son derece avantajlıdır.

Startup Şirketlerin Teknopark Başvuru Sürecinde Dikkat Etmesi Gerekenler

Teknopark başvurusunun olumlu sonuçlanmasını isteyen startup şirketleri özenli davranmak zorundadır. Teknopark başvurusu kabul edildikten sonra sağlanacak bir dizi fayda şirketlerin büyümesini büyük ölçüde etkileyecektir. O nedenle Startup şirketlerin Teknopark başvuru sürecinde dikkat etmesi gerekenler şunlardır;

1. Projelerin Ar-Ge odaklı ve yenilikçi şartları karşılaması istenir. Teknoloji ya da yazılım tabanlı Ar-Ge projeleri kabul edildiğinden başvuruda sağlam fikir ortaya konulmalıdır.
2. Bilgilerin ve belgelerin eksiksiz doldurulması, teslim edilmesi istenir. Güncel evraklar eksiksiz olarak doldurulsa başvurunun onaylanması açısından değerlendirmeye alınır. İmza sirküleri, CV, Teknoparka başvuru formu, şirket kuruluş evrakları ile proje dosyası doğru hazırlanmalıdır.
3. Teknik ve ticarileşme planının hazırlanması önemlidir. Hedef pazar kitlesi, zaman planı ve gelir modelinin belirtilmesi başvuruyu inceleyen heyet tarafından önemli kabul edilir.
4. Proje başvuru dosyası teknik ve teknoloji yönünden açıklayıcı olmalıdır. Kullanılacak teknolojiler ve ticarileşmeye etkisi açıkça ifade edilmelidir.
5. Ekibin projeyi gerçekleştirme konusundaki yeterliliğine bakılır. Ekiptekilerin alana dair bilgisi, projeye ilişkin tecrübeleri ve alınacaksa danışmanlık destekleri açıkça ifade edilmelidir. Fikrin uygulanabilirliğine önem verilir.
6. Ar-Ge projelerinin süresi 6 ay ile 2 yıl arasında olmalıdır. Projenin takvimi ve yapılacaklar açık şekilde ve günü gününe notlanarak başvuruya eklenmelidir.
7. Projenin Teknopark amacına ve işleyişine uygunluğuna bakılır. Proje fiziken Teknopark ofisinde yürütülebilecek yeterliliğe sahip olmalıdır. Evden yürütülen projelerin Teknopark başvurusunun kabul edilmeme olasılığı yüksektir.
8. Başvuru sonrası jüri karşısında sunum yapılacaksa projenin öne çıkan detaylarına ilişkin açıklayıcı bilgiler verilmelidir. Sıkmadan en fazla 10 dakikalık sunum ve slayt başvurunun olumlu sonuçlanmasına katkı sağlayacaktır.

Siz de eDanışman’ın sunmuş olduğu teknopark danışmanlığı sayesinde avantajlardan yararlanırken ulaşamayacağınız fırsatları yakalayabilirsiniz. Böylelikle zaman kaybetmeden, doğru aşamada girişimlerinize başlayabilirsiniz.

Startup'lar Neden Teknoparkları Tercih Etmeli ile İlgili Sıkça Sorulan Sorular